17 Ekim 2014 Cuma

Deri Kıyafetleriniz İçin Kullanım Kılavuzuna Gerek Yok


Deri ceketler, deri elbiseler, ayakkabılar, çizmeler, deri pantolonlar, eldivenler, şapkalar... Acaba hangi kadının kahramanı olmaktan uzaktır? İnsanlığın ilk çağlardan beri kurtarıcısı olan deri, günümüzde de en doğal ve en dayanıklı malzeme olma özelliğini sürdürüyor. Şaşaalı görüntüsü yetmiyormuş gibi sağlığımızı da koruyor.
Peki, çok uzun yıllar derinin bize kazandırdığı şahane tarzdan ödün vermemek için ne yapmalıyız? Deri kıyafetlerimizi nasıl kullanmalıyız? Bakımları için bize ne gerekecek? Ve en önemlisi derilerimizin temizliğini nasıl sağlayacağız?
İşte, deri kıyafetlerimizi doğru kullanmak için birkaç ufak öneri:




1) Temiz tutun.

‘Ben bu ceketi nasıl temizleyeceğim?’ diye kara kara düşünmeden önce yapmamız gereken onları temiz tutmaktır. Üstelik bunu gerçekleştirebilmek gerçekten çok kolay. Deri kıyafetlerinizi saçlarınızın ve teninizin yağından korumalısınız. Bunu daha önce de belirttiğimiz gibi bir şal yardımıyla yapabilirsiniz ya da deri kıyafetlerinizi ense hizasından yukarıda biten geniş yakalı bluzlarla kombinleyebilirsiniz.




2) Özenle saklayın.

Deri kıyafetlerinizi giymek için uygun mevsimi beklerken, onları dolaplarınıza katlayarak kaldırmayın. Kıvrılıp bükülmelerine izin vermeyin. Çünkü deri ütülenmez! Diyelim ki, derinizle ilgili spesifik bir sıkıntıyla karşılaştınız ve sonucunda ütülemeniz şart oldu. O zaman da, ütünüzü ipekli ayarına getirip, kalın ve ağır bir ambalaj kağıdını giysinin doğru yüzüne tutturabilir, kağıda ütü bezi görevi yükleyebilirsiniz. Ama ütüyü yaparken aceleci davranmalı, derinin sıcakla uzun süre temasından kaçınmalısınız.
Deri kıyafetler, geniş ve karanlık yerlerde bir askıda ya da uygun bir yüzeyin üzerinde saklanmalıdır. Balmumu, slikon ya da naylon poşet gibi derinin nefes almasını önleyecek preparatlardan uzak durulmalıdır.
Deri kıyafetinizi askıya asmadan önce, temiz bir pamuk ve badem yağı yardımıyla temizlerseniz, hem derinizi parlatırsınız hem de bir sonraki mevsime kadar derinizin sertleşip kabuklanmasını önlemiş olursunuz.


3) Deri giyeceklerinizi temizlemekten korkmayın



Derinin temizliği kolaydır. Sık sık kuru temizleye göndermektense, yine ufak bir pamuk ya da yumuşak bir bez parçası ve vazelinle deri kıyafetlerinizi temizleyebilirsiniz. Hafif deterjanlı soğuk suda ıslatılmış bir sünger parçası da temizleme işinizi görecektir. Astarı ise 40 derecelik sıcaklıkta makinede yıkayabilirsiniz. Yalnız, sert toz deterjanlar yerine yumuşak sabunlar kullanmanız daha uygun olacaktır.  

Deri kıayfetlerinizi kuruturken direkt güneş ve ısıdan uzak tutmalı; uygun bir yüzeyde ya da askıda bekleterek kurutmalısınız.


4) Deride tadilat mümkündür.

Bu kadar dayanıklı bir malzemeyi kullanırken dikkat etmeniz gereken tek nokta, deri giysinizi sivri uçlu bir yere taktırmamaktır. Eğer bu başınıza geldiyse ve deride yırtık oluştuysa tamiri mümkündür.
Yırtık ufaksa, deri başka bir parça deriyle beslenerek yama yapılabilir. Yama yapıştırma işlemi sonrası uygun renk boya sprey tabancalarla uygulanır ve tamirin fark edilmesi zorlaştırılır. Yırtık büyükse, kıyafetin tamir gerektiren parçası yeni bir deri ile değiştirilebilir.
Deri kıyafetler boyanabilir. Ama boyama işlemi evde gerçekleştirebilecek bir uygulama değildir. Uzmanlar tarafından teçhizatın yeterli olduğu atölyelerde yapılmalıdır. Deri kıyafetin renk değişimi ise yalnız açık renkten koyu renge döndürülecekse mümkün ve uygulanabilirdir.
Ayrıca deri kıyafete kol ve boy kısaltma işlemleri de yapılabilir. Ne var ki, bu meşakkatli ve masraflı bir işlemdir.


Unutmayın, deri kıyafetleriniz sizi soğuktan, tozdan ya da herhangi bir dış etkiden en iyi şekilde korur. Üstelik bunu yaparken size zahmetli bir iş de çıkarmaz. Durum böyleyken, deri giysilerinizi korumak sizce de borcunuz sayılmaz mı?

Kendinize ve derinize iyi bakın :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder